Hall uzun geçmişiyle iftar ediyor. Yalnız bu tarihe yaklaşım çok ayrıştırılmış. Hall’in kurumsal hafızası olan şehir arşivinde göçmenliğe, 20. yüzyılı göçmenlerinin yaşadıklarına dair çok az bilgi yer almakta. Şehir Kroniği ve „Haller Lokalanzeiger“ tek tük haber yazmış, lakin göçmenlerin kendileri söz almamışlar. Halbuki Hall’in yakın tarihini anlatabilmek için onların perspektifleri kaçınılmaz. Kesinleşen şu ki: ta 1960’lı yılların sonlarında göçmenler Hall’in günlük yaşamının bir parçasıydı. Onlarsız sanayi şehirde ayakta kalamazdı. Ancak onlara karşı nasıl bir yaklaşım izlenildiği, onları tek nefeste sıçan diye nitelendirildiklerinden, anlaşılıyor.
Hall yerel gazetesinin sunduğu raporda göçmenler ile ilgili haberlerin çoğu şiddet ve suç ile ilgili. Gazetecilerin tutumu ise babacan, çoğu zaman alaycı ve ırkçı. Sadece ekonomiye bakıldığında olumlu resimler çıkarmak mümkün fakat her durumda bir “yerli” ve “yabancı” ayrımı görülüyor. Ne olursa olsun “yabancılar” yine geri planda kalıyor ve perspektifleri görmezden geliniyor.
”Gasthof Engl’in harabe verandası yıkılıyor. Tamamen ihmal edilmiş olan yapı son yıllarda Misafir İşçilere meyhane olarak kullanılıyordu daha sonrada onların ve sıçanların aşk hayatlarına ev sahipliği yapıyordu.“
Hall şehrinin kroniği, 4.7.1973